Günlük XI. Son Sözler [Özel Bölüm Sonu].
Haritayı evde unuttuğumu anlayıp çıkmak istedim, ancak akşam olmuştu. Köyü kurtarmalıydım. Zombiler pek çıkmaz hevesiyle koşmaya başlayacaktım, çok yorulduğumu farketmişim. Eğer yürürsem, haritayı bulabilirlerdi. Eve geldiğimde kimse yoktu, harita da öyle. Dışarı çıktığımda, takım halinde toplanmış harita elinde bana bakıyorlardı. Zannediyorum,sırrı anlatma zamanı gelmişti.
Herkes bana acı bir yüz ile bakıyordu. Daha fazla tutamadan anlatmak zorunda kaldım. İşte cevabım...
[3 ay önce] Tropikal adalarda geziyordum, inek ve domuz keserek elimde demir kılıç ile hayatımı südürüyordum. Bir mağara çıktı. Ancak mağara değil, 2 katlı kuleydi. Merak edip içeri girdim. İçerde bir sürü tuzak vardı. Zor olmasına rağmen 2 katı'da geçmiştim. İleride büyü masası, ve büyü kitabının ortasında büyülü bir parşomen türü harita vardı. Okudum, önce bir güç kaynağı zannettim. Ancak sonra içine bakınca harita olduğu anlaşıldı. Haritaya, kulede uzunca baktım. Derin bir mağarayı gösteriyordu ilk önce. Haritayı ve pusulayı takip ederek yol aldım ki, orada yüzlercei hatta binlerce "diamond, zümrüt, altın ve demir" kaynakları vardı. İnanamadan demir kazmamı alıp işe koyuldum. Toplam 64'e yakın kaynak sayısı vardı şu an bende. Bir sarsılma oldu. Birde gök gürültüsü. Ardından yağmur ve creeper sesleri geldi. Ne olduğunu anlayamamıştım. Kaçacaktım, ancak tahminim doğru çıkmıştı. Arkamda creeper vardı. Hızlı davranıp öldürmeyi başardım. Ancak ne olduysa arkamdan daha çok creeper ve şarjlı creeper çıkıyordu.
Yağmur şarıl şarıl akıyordu, gök gürültüsü şiddetliydi. Olabildiğince kaçmaya çalıştım, haritaya bakarken haritanın olmadığını farkettim. baktım ki bir ağacın üstünde havada Endeman ışıkları saçıyordu. Ne olduğunu umuramayıp eve doğru gittim. Başka şansım olmadığından, gizli mağarama doğru kaçıp The End'e doğru yol aldım. Bir daha o mağaraya hiç gitmemiştim. Ancak bir şey vardı ki orada,bir adam daha vardı, tanıyamamıştım. Steve miydi? bir türlü görememiştim. Korkuyordum. Korkuyla kaçıyordum...
[Şimdiki Zaman] Takım olduğunca büyük bir şoka uğramıştı. Sabah oluyor ve yağmur yağıyordu. Belli etmeden küçük bir ağlama ile eve doğru yavaş adımlarla yürüyordum. Oradakiler neden bu kadar sakin biri olduğumu o zaman anlamıştı. Olaydan sonra sessiz bir ortam oluştu. Onlar nedenini düşünürken, yağmur ve gök gürültüleri altında sessiz ve akıcı suların altında duruyorlardı...