HalfBlood
Ağaç Yumruklayıcı
- Mesajlar
- 39
- En iyi cevaplar
- 0
- Beğeniler
- 7
- Puanları
- 410
Steve ve Brine her zaman çok yaratıcı ve iyi geçinen kardeşler olmuşlardı, ve herkesten gizledikleri muhteşem bir proje geliştiriyorlardı. Projenin adı Minecraft'dı bir makine yardımıyla sanal gerçeklik ortamına ışınlanabiliyorlardı fakat tek sorun makinenin sadece 10saat boyunca açık kalabilmesiydi.
Aylar sonra projeleri tamanlandığında denemeye karar verdiler ve makineye atladılar fakat bir hata yapmışlardı tek seferde iki kişi teleportlanmaya çalışmışlardı. Steve minecraft dünyasına girdiğinde herşeyin kusursuz işlediğini düşündü ama Brine'ı bulamıyordu çok uzağa gitmiş olamazdı onu heryerde aramaya başladı ama telaşlıydı çünkü makine sadece 10 saat boyunca açık kalabilirdi. Aslında kısa bir süre sayılmazdı fakat minecraft evreni sonsuzdu. 8 saatlik aramanın sonunda yorgun düştü ve uykuya daldı.
Sabah tssssss sesiyle uyandı ve kendini hemen sağa attı, oyuna creeper denen tehlikeli yaratıklar eklediklerini unutmuştu daha da kötüsü geçit kapanmıştı artık geri dönemezdi. Brine'ı bulmak amacıyla ağaç kesti, inekler öldürdü, maden topladı ve sonucunda artık bütün bir zırhı vardı ve savaşmaya hazırdı etrafta dolaşırken bir köy buldu ve köylülerle ticaret yapmayı denedi ve sonunda saf bir köylü 1 toprağa karşılık 2 elmas önerdi ve artık bir elmas kılıcı vardı.
Günler su gibi akıp geçiyordu ve bir gün bir tabela gördü ''Hepsi senin suçun !'' Steve tabelaya bir anlam veremedi fakat her geçen gün farklı tabelalar görüyordu bir gün evinin önünde bir kağıt vardı 10 obsidian ile yapılan bir portal yapımını gösteriyordu fakat oyuna böyle bir şey eklemediğinden emindi. Birkaç gün sonra plandaki portalı yaptı ve içine girdi artık farklı bir boyuttaydı heryerden çığlıklar ve tuhaf yaratıklar geliyordu sonunda birini gördü kendisine çok benziyordu ama gözleri bembeyazdı ona doğru ilerledi ve beyaz gözlü kişi de ona gelmeye başladı ve bir anda onun elinde diamond kılıç belirdi ve boğazına yapıştı :
B.G.:Beni hatırladın mı Steve ?
Steve
en kimsin seni tanımyorum !
B.G.:Çok yakında tanıyacaksın !
bu cümleden sonra BeyazGöz yok oldu ve Steve hemen oradan kaçtı.
Ertesi gün ağaç keserken yağmur başladı ve şimsekler çakmaya başladı,bir an beyaz gözü gördüğünden emindi ormandan evine doğru ilerlemeye devam etti, kapısının üstünde bir tabela vardı ''Ben Brine,Herobrine'' yazıyordu. Artık BeyazGöz'ün Brine olduğuna emindi.
Yaklaşık bir ay sonra küçük bir kulübe gördü yer tamamen preasure plate doluydu bunun bir tuzak olduğunu anladı ve ordan uzaklaştı. Evine geri döndüğünde geceyi hemen uykuya daldı ve bir rüya gördü Brine devasa siyah bir ejderhanın üzerinde daha önce görmediği biryerden minecraft dünyasına gelmeye çalışıyordu. Gece ter içinde uyandı ve evinin içinde bir tabela gördü ''Belkide sandığından daha yakınındayımdır.'' hemen etrafına bakındı hiçbir şey yoktu planlar yapmaya başladı yeni bir mob tasarlıyordu bu mob canlı cansız her şeye saldıracaktı ve Steve'e itaat edicekti yeni mob'un adını Wither koydu, 1 hafta boyunca yapmaya çalıştı ve sonunda başardı yarattığı şey tam bir ölüm makinesiydi 3 kafası vardı ve dehşet saçıyordu artık Brine ile yüzleşmeye hazırdı ve sinirle Herobrine diye bağırdı biranda gökyüzünde bir şimşek çaktı rüyasında gördüğü gibi Brine bir ejderhaya binmiş halde belirmişti.
Herobrineenden daha güçlüyüm hep öyle oldum ve şimdi seni geberticeğim !
Steve:Göster gücünü !
Savaşmaya başladılar ejderha cidden çok güçlüydü Wither da öyle fakat Steve şunu farketti ejderhada witherda aynı güce sahiptiler...
Steve: Birlikte başladığımız işi birlikte bitirelim !
Herobrine: Pekala sen kaşındın !
Bu konuşmanın üstüne yere atladılar, ikisi de diamond kılıçlarını çektiler ve savaşmaya başladılar fakat Herobrine çok hızlıydı fazla hızlıydı onu yenemeyecekti ölecekti, onun zayıf yönünü bulmalıydı, ve bulduda o enderman denilen mob ile birleşip dünyaya ışlandığı için böyleydi o zaman onun zayıf yönüde suydu şansına elinde bir kova su vardı Herobrine ona doğru gelirken tam kafasından aşağı suyu boşalttı biranda Herobrine'ın gözleri normale döndü ve Steve Herobrine'ın gözlerindeki çaresiz bakışı gördü fakat Herobrine sudan uzaklaşınca yine gözleri beyazlaştı. Belkide Herobrine kördü ve kendisi bir bugdı Steve yerdeki suyu kovaya doldurdu ve kılıcının üzerine döktü, kılıcı ile Herobrine'a bir kere vurdu ve Herobrine ikiye bölündü içindeki Enderman kaçtı Herobrine yeniden Brine olmuştu ve
Brine: Özür dilerim kardeşim
Steve:Bunu neden yaptın ?
Brine: Sen hep benden üstün oldun ve bende eğer enderman ile işbirliği yaparsam seni yenebileceğimi düşündüm böyle olsun istememiştim.
Steve: Geçit kapandı ne yapmayı düşünüyorsun ?
Brine: EnderDragon'u öldür oyun bitsin.
Steve: Ende... Ne !? Neyse ejderi kastediyorsun sanırım peki sende geri dönebilecekmisin ?
Brine: Hayır şu an gerçekten ölüyorum...
Steveeni iyileştirmemin bir yolu yok mu ?
Brine:Bilmiyorum...
Steve
homurdanarak) eğer biz oyunun yaratıcıları isek...
Bir anda ikiside ölümsüz oldular Brine iyileşiyordu, şu an istedikleri herşeyi yapabiliyorlardı ilk olarak oyundan çıkmaları lazımdı birlikte enderdragon ve Wither'ı öldürdükten sonra gerçek dünyaya ışınlandılar
Steve: Ne maceraydı be !
Brine: ...
Birkaç ay sonra oyunu tamamladılar ve içine ışınlanılabilen bir yer yerine bir pc oyunu olmasına karar verdiler ve Minecraft oluşmuş oldu...
Aylar sonra projeleri tamanlandığında denemeye karar verdiler ve makineye atladılar fakat bir hata yapmışlardı tek seferde iki kişi teleportlanmaya çalışmışlardı. Steve minecraft dünyasına girdiğinde herşeyin kusursuz işlediğini düşündü ama Brine'ı bulamıyordu çok uzağa gitmiş olamazdı onu heryerde aramaya başladı ama telaşlıydı çünkü makine sadece 10 saat boyunca açık kalabilirdi. Aslında kısa bir süre sayılmazdı fakat minecraft evreni sonsuzdu. 8 saatlik aramanın sonunda yorgun düştü ve uykuya daldı.
Sabah tssssss sesiyle uyandı ve kendini hemen sağa attı, oyuna creeper denen tehlikeli yaratıklar eklediklerini unutmuştu daha da kötüsü geçit kapanmıştı artık geri dönemezdi. Brine'ı bulmak amacıyla ağaç kesti, inekler öldürdü, maden topladı ve sonucunda artık bütün bir zırhı vardı ve savaşmaya hazırdı etrafta dolaşırken bir köy buldu ve köylülerle ticaret yapmayı denedi ve sonunda saf bir köylü 1 toprağa karşılık 2 elmas önerdi ve artık bir elmas kılıcı vardı.
Günler su gibi akıp geçiyordu ve bir gün bir tabela gördü ''Hepsi senin suçun !'' Steve tabelaya bir anlam veremedi fakat her geçen gün farklı tabelalar görüyordu bir gün evinin önünde bir kağıt vardı 10 obsidian ile yapılan bir portal yapımını gösteriyordu fakat oyuna böyle bir şey eklemediğinden emindi. Birkaç gün sonra plandaki portalı yaptı ve içine girdi artık farklı bir boyuttaydı heryerden çığlıklar ve tuhaf yaratıklar geliyordu sonunda birini gördü kendisine çok benziyordu ama gözleri bembeyazdı ona doğru ilerledi ve beyaz gözlü kişi de ona gelmeye başladı ve bir anda onun elinde diamond kılıç belirdi ve boğazına yapıştı :
B.G.:Beni hatırladın mı Steve ?
Steve
B.G.:Çok yakında tanıyacaksın !
bu cümleden sonra BeyazGöz yok oldu ve Steve hemen oradan kaçtı.
Ertesi gün ağaç keserken yağmur başladı ve şimsekler çakmaya başladı,bir an beyaz gözü gördüğünden emindi ormandan evine doğru ilerlemeye devam etti, kapısının üstünde bir tabela vardı ''Ben Brine,Herobrine'' yazıyordu. Artık BeyazGöz'ün Brine olduğuna emindi.
Yaklaşık bir ay sonra küçük bir kulübe gördü yer tamamen preasure plate doluydu bunun bir tuzak olduğunu anladı ve ordan uzaklaştı. Evine geri döndüğünde geceyi hemen uykuya daldı ve bir rüya gördü Brine devasa siyah bir ejderhanın üzerinde daha önce görmediği biryerden minecraft dünyasına gelmeye çalışıyordu. Gece ter içinde uyandı ve evinin içinde bir tabela gördü ''Belkide sandığından daha yakınındayımdır.'' hemen etrafına bakındı hiçbir şey yoktu planlar yapmaya başladı yeni bir mob tasarlıyordu bu mob canlı cansız her şeye saldıracaktı ve Steve'e itaat edicekti yeni mob'un adını Wither koydu, 1 hafta boyunca yapmaya çalıştı ve sonunda başardı yarattığı şey tam bir ölüm makinesiydi 3 kafası vardı ve dehşet saçıyordu artık Brine ile yüzleşmeye hazırdı ve sinirle Herobrine diye bağırdı biranda gökyüzünde bir şimşek çaktı rüyasında gördüğü gibi Brine bir ejderhaya binmiş halde belirmişti.
Herobrine
Steve:Göster gücünü !
Savaşmaya başladılar ejderha cidden çok güçlüydü Wither da öyle fakat Steve şunu farketti ejderhada witherda aynı güce sahiptiler...
Steve: Birlikte başladığımız işi birlikte bitirelim !
Herobrine: Pekala sen kaşındın !
Bu konuşmanın üstüne yere atladılar, ikisi de diamond kılıçlarını çektiler ve savaşmaya başladılar fakat Herobrine çok hızlıydı fazla hızlıydı onu yenemeyecekti ölecekti, onun zayıf yönünü bulmalıydı, ve bulduda o enderman denilen mob ile birleşip dünyaya ışlandığı için böyleydi o zaman onun zayıf yönüde suydu şansına elinde bir kova su vardı Herobrine ona doğru gelirken tam kafasından aşağı suyu boşalttı biranda Herobrine'ın gözleri normale döndü ve Steve Herobrine'ın gözlerindeki çaresiz bakışı gördü fakat Herobrine sudan uzaklaşınca yine gözleri beyazlaştı. Belkide Herobrine kördü ve kendisi bir bugdı Steve yerdeki suyu kovaya doldurdu ve kılıcının üzerine döktü, kılıcı ile Herobrine'a bir kere vurdu ve Herobrine ikiye bölündü içindeki Enderman kaçtı Herobrine yeniden Brine olmuştu ve
Brine: Özür dilerim kardeşim
Steve:Bunu neden yaptın ?
Brine: Sen hep benden üstün oldun ve bende eğer enderman ile işbirliği yaparsam seni yenebileceğimi düşündüm böyle olsun istememiştim.
Steve: Geçit kapandı ne yapmayı düşünüyorsun ?
Brine: EnderDragon'u öldür oyun bitsin.
Steve: Ende... Ne !? Neyse ejderi kastediyorsun sanırım peki sende geri dönebilecekmisin ?
Brine: Hayır şu an gerçekten ölüyorum...
Steve
Brine:Bilmiyorum...
Steve
Bir anda ikiside ölümsüz oldular Brine iyileşiyordu, şu an istedikleri herşeyi yapabiliyorlardı ilk olarak oyundan çıkmaları lazımdı birlikte enderdragon ve Wither'ı öldürdükten sonra gerçek dünyaya ışınlandılar
Steve: Ne maceraydı be !
Brine: ...
Birkaç ay sonra oyunu tamamladılar ve içine ışınlanılabilen bir yer yerine bir pc oyunu olmasına karar verdiler ve Minecraft oluşmuş oldu...