JOG'LARA KARŞI!
Bölüm 1
Pazar günüydü.Pattah o gün rüyasında gördüğü şeyi düşünüyordu.Bir adam.Ancak hatırlayamıyordu.Karakteri dahil olmak üzere hiçbir şeyi hatırlamıyordu.Sadece slips gövdeli,üçgen kafalı ve kafası genelde gövdesinin içinde olan bir yaratık.Bacakları,bacakları. Ah hatırlayamıyordu. Bu rüya onu kötü etkilemiştir.Daha ilkokul 5. sınıf öğrencisiydi. Annesinin birtanecik kızıydı. O okulda tüm bu rüyanın gerçek olacağını ise daha fark etmemişti. Bir savaş esiri olduğunun. Var olduğunu bile hiç bilmediği bir savaş.Gerçekte oldukalarını hiç düşünmediği grup arasındaki.Onu kurtaran tek kişinin bile var olmadığının.Bu soruları okulda öğrenecekti.Ve bu en kötü günü olacaktı.Gece uyuduğunda aynı rüya tek fark içinde Hebek'in de olmasıydı.Hebek sınıf arkadaşıydı.Kavgacı değildi.Sürekli dayak yerdi.Ancak bunun intikamını alacağını söylerdi.Sabah üstünü giyindi.Kapıyı yavaşça kapattı ve yine o 50 basamaklı merdivenden basamakları sayarak indi.Kapıdan çıktığında parkeleri saymayı da ihmal etmedi.Her zaman 70 parke.Bu onda bir alışkanlık olmuştu.O gıcırdayan kapıyı açarken kulaklarının artık rahatsız olmadığını fark etti.Yine o taşlı yoldan elleri çantasında yürüyerek okula gitti.Sınıf ona hep savaş alanı gibi gelirdi.Sınıftaki Trou adlı çocuk sınıfın huzurunu bozardı.Hebek’i en çok döven çocuk.O ders öğretmenleri toplantıdaydı.Trou yine Habek’e sataşmaya başlamıştı.Pattah artık çocuğa iyice acıyıp:
-Kes artık!Diye bağırdı.Trou ona döndü.Yüzünü iyice korkunç bir hale sokarak:
-Bana mı dedin?Dedi.Cevap yüksek ve sertti:
-Burada senden başka hayvanat bahçesi kaçkını var mı?Bunun üzerine Petteh’in üzerine doğru yürümeye başladı.Hebek yerinden saldırıya hazır bekliyordu.Petteh’i koruması lazımdı.Çünkü onu seviyordu.Trou’nun kafasını öne doğru atıp ağzından bir şey çıktığını fark edince.Elini bir ileri doğru savurdu.Trou bunu fark etmemiş gibi yaptı.Ama eliyle yumruk atmaya çalışmadı.Bilek üstünden çıkan o ince metal hançer hızla tükürüğe çarptı.Tükürük onu yavaşlatmadı tabii.Aynı hızda gitti.Pencere çarptı.Bunu kimse fark etmedi.Zaten pencereye çarptığından içinden geçip yok olmuştu.Etrafına bakındılar.Tükürüğü göremeyince yeniden saldırıya geçti.Hebek artık dayanamadı:
-Aaaaaaah!Dedi ve bilek altından üçlü bir hançer çıktı.Orta bıçağı,orta ve yüzük parmağı arasına,sağ bıçağı,yüzük ve serçe parmağı arasına ve sol bıçağı işaret ve orta parmağı arasına girdi.Oradan hızla zıpladı.Trou’nun yakasını tuttu.Yere doğru hızla itti.Ancak zarar gelmesin diye eliyle başını tuttu.Hançeri boğazına yakınlaştırdı ve:
-İntikamım kanlı olacak!Dedi.
Hikaye Dışı Not:Biraz fazla birleşik yapmış olabilirim.Ancak konu fazla uzun metinleri kabul etmiyor.
Bölüm 1
Pazar günüydü.Pattah o gün rüyasında gördüğü şeyi düşünüyordu.Bir adam.Ancak hatırlayamıyordu.Karakteri dahil olmak üzere hiçbir şeyi hatırlamıyordu.Sadece slips gövdeli,üçgen kafalı ve kafası genelde gövdesinin içinde olan bir yaratık.Bacakları,bacakları. Ah hatırlayamıyordu. Bu rüya onu kötü etkilemiştir.Daha ilkokul 5. sınıf öğrencisiydi. Annesinin birtanecik kızıydı. O okulda tüm bu rüyanın gerçek olacağını ise daha fark etmemişti. Bir savaş esiri olduğunun. Var olduğunu bile hiç bilmediği bir savaş.Gerçekte oldukalarını hiç düşünmediği grup arasındaki.Onu kurtaran tek kişinin bile var olmadığının.Bu soruları okulda öğrenecekti.Ve bu en kötü günü olacaktı.Gece uyuduğunda aynı rüya tek fark içinde Hebek'in de olmasıydı.Hebek sınıf arkadaşıydı.Kavgacı değildi.Sürekli dayak yerdi.Ancak bunun intikamını alacağını söylerdi.Sabah üstünü giyindi.Kapıyı yavaşça kapattı ve yine o 50 basamaklı merdivenden basamakları sayarak indi.Kapıdan çıktığında parkeleri saymayı da ihmal etmedi.Her zaman 70 parke.Bu onda bir alışkanlık olmuştu.O gıcırdayan kapıyı açarken kulaklarının artık rahatsız olmadığını fark etti.Yine o taşlı yoldan elleri çantasında yürüyerek okula gitti.Sınıf ona hep savaş alanı gibi gelirdi.Sınıftaki Trou adlı çocuk sınıfın huzurunu bozardı.Hebek’i en çok döven çocuk.O ders öğretmenleri toplantıdaydı.Trou yine Habek’e sataşmaya başlamıştı.Pattah artık çocuğa iyice acıyıp:
-Kes artık!Diye bağırdı.Trou ona döndü.Yüzünü iyice korkunç bir hale sokarak:
-Bana mı dedin?Dedi.Cevap yüksek ve sertti:
-Burada senden başka hayvanat bahçesi kaçkını var mı?Bunun üzerine Petteh’in üzerine doğru yürümeye başladı.Hebek yerinden saldırıya hazır bekliyordu.Petteh’i koruması lazımdı.Çünkü onu seviyordu.Trou’nun kafasını öne doğru atıp ağzından bir şey çıktığını fark edince.Elini bir ileri doğru savurdu.Trou bunu fark etmemiş gibi yaptı.Ama eliyle yumruk atmaya çalışmadı.Bilek üstünden çıkan o ince metal hançer hızla tükürüğe çarptı.Tükürük onu yavaşlatmadı tabii.Aynı hızda gitti.Pencere çarptı.Bunu kimse fark etmedi.Zaten pencereye çarptığından içinden geçip yok olmuştu.Etrafına bakındılar.Tükürüğü göremeyince yeniden saldırıya geçti.Hebek artık dayanamadı:
-Aaaaaaah!Dedi ve bilek altından üçlü bir hançer çıktı.Orta bıçağı,orta ve yüzük parmağı arasına,sağ bıçağı,yüzük ve serçe parmağı arasına ve sol bıçağı işaret ve orta parmağı arasına girdi.Oradan hızla zıpladı.Trou’nun yakasını tuttu.Yere doğru hızla itti.Ancak zarar gelmesin diye eliyle başını tuttu.Hançeri boğazına yakınlaştırdı ve:
-İntikamım kanlı olacak!Dedi.
Hikaye Dışı Not:Biraz fazla birleşik yapmış olabilirim.Ancak konu fazla uzun metinleri kabul etmiyor.